Araba 150 yıl önce başladı macerası yaklaşık olarak. ve son 100 yıldır insanoğlunun bir vazgeçilmezi oldu. Biz Türklerdeki At - Avrat - Silah üçlüsünde Atın yerini çoktan ve çok rahat aldı.
Bizler de ata karşı hissetiğimiz duyguları, gösterdiğimiz özeni arabaya yükledik. Ona tıpkı bir at gibi baktık. Bazılarımız Arabasına kutsal bir değer yüklemeye bile başladı. Bazılarımızın arabasını namus meselesi yaptığını bile gördü bu ülke.
Böyle bir süreçte Arabamız bizim derinliklerimize işledi. Bizim bir parçamız oldu. Arabamızı bizden aldıklarında acısını içimizde hissettik.
Hissettik mi?
işte arabanızın hastası olmuşuz demektir.
Kötü bir şey midir? bence değildir.
İnsanın içinde bulunduğu ortama, yıllardır kullandığı eşyalara, beraber olduğu insanlara nasıl alışıyorsa ve ayrılmak zor geliyorsa bindiğimiz ata/arabaya da bağımlı olmamız, onlardan ayrılmanın zor gelmesi de normal olmalıdır. Tabi aşırıya kaçmamak şartıyla.
Bir de işin bir başka boyutu var: Araba değiştirme hastalığı.
doğrusu o tip bir insan olmadığım için bu durumun nedenlerini daha sonra daha uzun bir yazıda irdelemek gerekiyor.
hoşçakalın.
Bizler de ata karşı hissetiğimiz duyguları, gösterdiğimiz özeni arabaya yükledik. Ona tıpkı bir at gibi baktık. Bazılarımız Arabasına kutsal bir değer yüklemeye bile başladı. Bazılarımızın arabasını namus meselesi yaptığını bile gördü bu ülke.
Böyle bir süreçte Arabamız bizim derinliklerimize işledi. Bizim bir parçamız oldu. Arabamızı bizden aldıklarında acısını içimizde hissettik.
Hissettik mi?
işte arabanızın hastası olmuşuz demektir.
Kötü bir şey midir? bence değildir.
İnsanın içinde bulunduğu ortama, yıllardır kullandığı eşyalara, beraber olduğu insanlara nasıl alışıyorsa ve ayrılmak zor geliyorsa bindiğimiz ata/arabaya da bağımlı olmamız, onlardan ayrılmanın zor gelmesi de normal olmalıdır. Tabi aşırıya kaçmamak şartıyla.
Bir de işin bir başka boyutu var: Araba değiştirme hastalığı.
doğrusu o tip bir insan olmadığım için bu durumun nedenlerini daha sonra daha uzun bir yazıda irdelemek gerekiyor.
hoşçakalın.